21 Haziran 2009 Pazar

ABBAS YOLCU

veda vakti :)
yarın öğlen ikide ankaraya doğru yol alıyor olucaz inş :)
Eskişehirden aktarma hızlı trenle ,sincanda yolculuk bitecek.
Valizimizi hazırladık,kapının önünde ağzı açık bekliyor.
Yolculuğa çıkarken -hoş pek okadar sık çıkmam gerçi- hep birşeyleri unutuyorum hissi beni rahat bırakmaz.Şimdi de aynı şey oluyor.
Ay unuttuğum birşey var mı acaba?
Sanki mağduriyet bölgesine gidiyoruz :)
Neyse biz gidiyoruz efendim.
Yolcudur abbas, bağlasan durmaz :))
***
Bu arada resmi sonuçlara göre işletme mezunuyum.
Bitti artık hayat hikayesi anlatma işi.
Ne mezunusun?
İşletme anam işletme mezunuyum hadi yallah :))

19 Haziran 2009 Cuma

YİNE GİTTİ KOCA BİR GÜN

yine bir koca günü devirdim.
Adaptasyon sürecim hep uzun sürmüştür.
Bir de ankara seyahati olunca herşeyi ondan sonraya attım.
Ankaradan gelince temizliğe kaldım yerden devam edicem.
Ankaradan gelince elimde banu avar ergenekoncusunun yazdığı ve benim 25 tl gömdüğüm,her sayfasında beni sinir eden kitabından kurtulup istediğim kitaplarıma başlıycam.
Anakradan gelince mağazaları dolaşıcam.
ankaradan gelince yeniden başlıycam tatile.
Ya da benim hayatım hep böyle.
Bir şeyler icat edip sonra onları kendime dert etmek yada kendime iş çıkarıp hayatı erteleme gibi bir huyum var sanırım.
herşeyi olduğu gibi yaşayıp gidemiyorum.
İlle bir düzene oturacak.
Zaten biraz karakteristik özelliklerimde etkili bunda.
Nefret ettiğim kitabı bitirmeden kaldırmam,yeni bir kitaba geçemem,o kitap hemen de bitmez ama ben o kitap süresince okuma zevkimi ertelerim.
Film olayında da aynı.
Gıcık mı oldum filme.Bitirmeden ayrılmam başından.
Tabi ilerde o filmin ismi geçince midem bulansa da o film İLLE bitecek.
hiçbirşeyi yarım bırakmama hastalığı.
bazen kendimi otistik çocuklar gibi hissediyorum :))
Ablamla konuştum demin.
Sinirlenince beni arar,konuşuruz.
Sen bir aya kalmaz alışırsın diyor.
Benim herkese söylediğim lafı bana söylüyor.
Keyfini çıkar :))
taman dedim bende :)

18 Haziran 2009 Perşembe

EVİNİN KADINI

evet nihayet...
iş yeri hayatımı şimdilik noktaladım.
13 hazıranda.
Helalleşip ayrıldım.
O günden beri evdeyim.
daha bugün anneme gittim kahvaltıya :)
Bana özel gilik yaptı.
bol bol çene yaptık ablamla ve annemle.
İlk günün gazıyla bütün camları silip ve tül perdeyi yıkadım.
İkinci gün banyo tuvalet temizliği veee bitti :)
Sıkıldım :)
üçüncü gün arkadaşım kahvaltıya geldi.
Ve bugün ben anneme gittim.
Ve hafta bitti sayılır.
İnanılmaz bir şey keşfettim :)
Ev hanımı iken vakit gerçekten yetmiyormuş.
Ben çalışırken hem gazetelerimi okur hem gündemi takip eder hem yemek yapar hem akşam film izler ve daha bir sürü şey yapardım bir günde ,artı çalışırdım :)
Şimdi ise sadece bir tek iş yapıyorum.
akşama doğru gün bitmiş gibi geliyor.
Zaman ne tuhaf bir kavram.
Birde tabi ki ne kadar yük yüklenirsen o kadar çok bereketli oluyor hayatın ve zamanın.
Neyse şimdilik evden havadisler bu kadar.
kocamın eline bakıyorum diye takılıyorum herkese :)
sanki bu hafta bitecek ve beni geri çağıracaklar gibi bir his var.
hala alışamadım yani tatile.
Bu pzt ankara yolcusuyuz yine.
Hemde hızlı trenle :)

12 Haziran 2009 Cuma

3 MAYMUN

gerçi biraz korktuk.
Yumurta filmine benzer diye :))
hava da sıcak,çekilmez şimdi.
Ben beğendim.Ama tahmin ettiğim gibi olmadı senaryo.
Yani getto da yaşayan bir baba ve erkek evlat ,anaları başka bir adamla yattığında üç maymunu oynamaz.
Ben ilk farkedilmede aha dedim anneyi kesecek :))
Ama tam tersi herkes görmedim,duymadım bilmiyorum diye sürdürdü hayatını.
bana bu saçma geldi.
Hoş keşke hep böyle olsa ama ...
Nuri bilge ceylan,zeki demirkubuz,semih kaplanoğlu ve reha erdemi di galiba filmlerini izlemiş oldum.
Fena değil.
***
Yarın son gün bakalım.
şimdiden başladım temizliğe nerden başlasam diye :))
Bir dur da bi dur :))

9 Haziran 2009 Salı

DEVRİM ARABALARI

Dün nihayet izledik.
Ben filmin başlarında üzüleceğimi anladım.
Böyle biraz vatan millet duygularımı okşayacak filmlerde inanılmaz hassas oluyorum.
Sanki o yapılan arabalar bir anlık aptallığa kurban gitmese türkiye çok farklı olacakmış gibi geliyor.
Aslında değil.
Herşey olması gerektiği için olduğu lafını duyduğumda biraz rahatlamıştım.
Cemal gürsel bir anlık sinirlerine ya da bozulmasına yenik düşmeseydi şu an sanayi devi mi olacaktık?
Bilmem.
Ama film gerçek hikaye olduğu için insanın içi burkuluyor.
O kadar mühendis işi gücü bırakıp bazısı yurt dışından görevlerini bırakıp geliyorlar ve çoğu daha araba kullanmayı bilmiyor.
Sonuçta 2 tane tamamen yerli bir türk otomobili yapılıyor.
Trende olası bir kaza olmaması için çok fazla benzin koyulmuyor.
Telaştan ! benzin ikmali unutuluyor ve o tantanalı kalabalıkta devrim duruyor.
-ne oldu?
-Benzin bitti paşam.
Diğer arabaya biniyor paşa ve o araba bütün güzergahı sorunsuz bitiriyor ama devrimin sonu hurdaya çıkmaktan kurtulamıyor :((
Tipik türk kösteklemeleri.
Biz yaparız gazı ama arkadan bizden adam olmaz abi kafası.
Film bittiğinde ben biraz anlamadım.
Kocaya diyorum ki:
-e yürümüş işte araba ? benzin olmadığından olduğu anlaşılmış,sorun ne ki?
Bu soruyu bayağı bir sordum.
O da güldü.
***
Amaaan.
bazen bizim milletten nefret ediyorum.
Bazen de çok gülüyorum tam bize göre bir hareket diyorum tam bize göre bir duruş vs.
Hayvan hastanesini kurban keserek açmak :)
Yabancıyı kazıklamak,bilmediğin kavgayı aralamak için girip bıçaklanıp ölmek.
Kız çıcuklarını okutmamak,fellik fellik kadın doktor aramak.
Zaten türk milletinin burcu akrep.
Sevdiğini öldüresiye sevmek.nefret ettiğine hayatı dar etmek.
Bir o kadar da duygusal.
Vatan millet sakarya.bacım anam edebiyatı.bitti tamam.
bütün dertler tasalar bitti.
Etrafı düşmanlarla çevrili yalnız ve ürkek sahtekar ülkem :))
Gene de seviyorum seni ulan :)

CİNAYETLER VE BEN

Sabah uyanır uyanmaz doğru mutfağa.
Harnup pekmezinden bir kaşık içiyorum gözümü bile açmadan.
Onsan sonra mutat hazırlık.
En son ceketi giyip bir bardak sütü içip yallah.
Dişimden sebep bir kaç gündür poğoça alıyorum yumuşak yumuşak.
Açma poğoça vs alırken hep içimden derim "acaba adam ne düşünüyor,sabah sabah kahvaltı yapmadan açmayla geçiştiriyor karıya bak.bide bundan anne olacak,allah bilir kocayada bir şey hazırlamıyordur,kendine bile bunlardan alıyorsa..."
vb düşüncelerle işyerine geliyorum :))
Bu aralar azıttım geç geliyorum.
Ama bitiyor bu hafta.
Zaten bu hafta hiç bir şey yapmıyorum hep gösteriyorum.Şöyle yap böyle yap.Bazen konuşmaktan dişim acıyor.
halefim işiyle uğraşırken bende gazetemi satır satır okuyorum.
Öğleden sonra gidiyor o.
Ondan sonra pcnin başına ben çöküyorum.
Bütün gazetelere,bloglara göz gezdiriyorum.
Anasını,sevgilisini kesip doğrayanlar...
Temiz toplum adı altında onu da çöp kutusuna atanlar....
Sınava göndermedi diye anasını kesen kız...
Bu arada beni de annem çok korkuturdu "seni okuldan alıcam"diye.
Neden?
Gözüm açılmıştı,laf vermeye başladım,sesim çıkmaya başlamıştı.
Zaten her okul başlangıcında burnumdan gelirdi.
Gidecekmiyim,ihtiyaçlar alınacak mı,burs çıkacakmı vs.
Okul hayatımı hiç sevgiyle anmıyorum :((
Anasını kesen kızı biraz anlıyorum.
Benimde annem beni tehdit ettiğinde içimden hiç iyi şeyler geçmezdi.
Ben de annemi tehdit ederdim :))
Kaçarım bu evden görürsün gününü!!
Karşılıklı blöf yaparak geçti orta öğrenim hayatım.
Hey gidi anne :)) ama okumamda en çok da annemin emeği var.Korkuturdu ama yinede okumam için çok çabaladı.
Neyse.
Bu kesip parçalama olaylarını kurtlar vadisinden biliyor bazıları.
Sanki kurtlara kadar kimse kimseyi öldürmüyordu.
Aşk cinayetleri?
Polatın elifle yattığını bile hiç göstermediler:))
Peki aşk cinayetlerinde kimden etkileniyor benim sapık ve yalnız ülkemin insanı?
Aslında bu cinayetler önceden de varmış.
Ama bu kadar gözümüze sokulmuyordu ve bu kadar haberdar olmuyorduk.
Bizim köyde bile neler neler olmuş,annem esince anlatır :))
Vay anasını diyordum duydukça,bildiğin dallas :)
Hemde kırmızı noktalı :)
şimdi kimse diyemez bizim millet önceden çok iyiydi de şimdi çığırından çıktı.
Bozulmalar arttıkça,bilinç de bir o kadar artıyor.
Bu biraz da dünya kanunu sanırım.
Bir şeyler bitecek yenileri gelecek.
Dünya dönüyor dönecek.

5 Haziran 2009 Cuma

FAZLA DİŞLERE VEDA

elimde buz torbası.
çenem kıpkırmızı.
öteki 20lik dişimi de bugün aldırdım.
diğeri çok kolay olmuştu.
bu inanılmaz zor oldu.
neredeyse bırakıp kaçacaktım sıkıntıdan.
adam neyle uğraşsa çekip alamadı.
şimdi anlıyorum dişçi fobisini :)
gerçi bora bey çok sakin güleç biri.
diğerini de böyle zor mu almıştık deyince ben biraz korkmaya başladım.
zaten giderken ihmal etmedi o da:"ağrı kesicileri üç tane de alabilirsin:(("
gerçi şimdi iyiyim.
yukardaki iki tane de alınacak.
ama onlar normal çekim.yanındakini çürütüyormuş.
müsait bir zamanda onlar da gidecek.
20lik diş masrafının 1/4 i neredeyse.
neyse bana geçmiş olsun.
asıl yarın sabah belli oluyor herşey,şişlik vs.
yarın işe de gitmiycem.
zaten konuşamıyorsun rahat rahat.
bundan da kurtuldum şükür:)

4 Haziran 2009 Perşembe

EE ŞİMDİ?


Bütün telaş bitti
Ben şimdi neye sardırıcam :)?
Sınavlar bitti,okul bitti hatta.
İşyerinden de haziran 15 ayrılıyorum.
Ben şimdi neye kafayı takıcam :))
Boşluktayım dermişiiiieeem :))
Şaka bir yana inanılmaz hafifledim.
cevaplar yayınlanıpta geçeceğimi tahmin ettikten sonra bir elhamdulillah çektim doğrusu.
Sanki kovalayan vardı.
Ama işte yapı.hemen olsun bitsin,bitmezse de dert olsun bana.
Şimdi işyerinde halefime işleri gösteriyorum.
Ayrıldıktan sonra yaklaşık bir hafta evde olmayı planlıyorum inş.
Temizliğimi yapmayı,evime doymayı,gezmeyi tozmayı planlıyorum :)
Annemleri çaya çağırmayı,kızlarla mağazaların tozunu attırmayı,sabah yürüyüşlerine başlamayı...
Ondan sonra ankara yolcusuyuz.
Kayınvalidemlerde de bu dediklerimin aynısı oluyor:)
allahın doğrusu kadın bana bir bardak bile yıkatmıyor.
kıçımı kaldırmıyorum desem yeri.
Sen dinlen zaten çalışıyorsun diye yapıyor o da allah razı olsun.
E bende hiç nazlanmıyorum :)
yarın iskender pala nın kitabına başlıyorum.
Katre i matem.
2.yıldönümü hediyesi :))
Kitaplarıma saldırıcam demiştim.
Şu işyeri defterini de bir hayırlısıyla kapatsam şimdilik ne iyi olacak.
Çıkarken bütün paramı alsam.
Tatilim tam anlamıyla rahat rahat geçirsem.
Asıl ozaman dinlenmiş,şarz olmuş olucam sanki.
Ama kısmet.
artık dersimi öğrendim.
Her şartta her koşulda mutluyum mutlu olucam.
Şimdilik bu kadar.
Bakalım kul planı böyle.
asıl yukarıdaki plan nasıl :))?

TEMBEL AVRAT MENÜSÜ

Nice aylardan sonra tatlı yaptım.sınavların bitimi şerefine.
Yerken de hiç vicdan azabı çekmedim valla :))
Özlemişim tatlı kokusunu yav :))
Tee ne zamandan kalma çikolata sosum vardı.Kıyamadım yapmaya.
Kullanma tarihi geçti geçecek mecbur kaldım irmik tatlısının içine kattım .
Bu da bana kapak olsun :)



Tembel avrat menüsüne devam :)
Milföy benim kurtarıcım.
Hem çok da seviyorum.kat kat.
Pazar günü kocayla kendimize kıyak geçtik yemek yerine bunları götürdük.

2 Haziran 2009 Salı

YAA DEMEK Kİ NEYMİŞ?

Geçen hafta iki haber aldık.
İlki; Fatih 1. İcra Mahkemesi'nde bir hakim, salondaki çarşaflı vatandaşa "çarşaflı" olduğu için "terbiyesiz, ahlaksız, ukala" dediği yönündeydi.
Hemen hemen aynı günlerde, Çapa Tıp Fakültesi'nin acil servisinde bir hastaya Aynur Tezcan (30), annesi "çarşaflı" olduğu için bakılmadı. Yüksek ateşli olan hasta 6 buçuk saat bekletildiği için beyin ölümü gerçekleşti. Üstüne üstlük ambulans şoförü, çarşaflı hasta yakını ve başörtülü kızı taşıdığı için azarlandı.
Şimdiye dek örtülüler, "dini kimlikle objektif olamayacakları" gerekçesiyle kamu görevi yapamıyorlardı, laik görüntüyü bozdukları için okullara giremiyorlardı. Demek ki bu eşik, "dini kimlikle nefes alıp vermelerine" kadar geriledi. ÖZLEM ALBAYRAK/YENİ ŞAFAK
***
Yaa demek ki neymiş?
Objektiflik dış görünüşte değil kafadaymış,
Demek ki neymiş?Açık olan kemalist kalantorlar ayrımcılığın feriştahını yapabiliyorlarmış.
Ben kapalı halimle memur olmak istiyorum arkadaş.
Kim ne derse desin.
Objektif davranmama korkusuyla yeri göğü inleten ruspiler şimdi ne diyorlar acaba?
Oh olsun onlara diyorlardır.
Ölsün kapalılar,yerilsin,rezil rüsva olsun.
neden?Çünkü onlar türbanlı.
Bir de hakime hanım diyorki "burda sizin allahınızın kuralları geçmez ..."
Bak sen.Şimdi bu kadını öldürsen günaha girmiş olur musun acaba?
***
Muhafazakarların bu kadar alttan alması yeter artık.
Herkes haddini bilecek.
Nasıl ki önceden bira şişesini kağıda sarıp zıkkımlanıyorlardı şimdi de benim gözüme sokup yarabbi şükür diye laf atmayacak.
Götü yemeyecek.
"Ulan haddimizi aşmayalım" diyecek.
"O insanları rencide etmeyelim şerefsizliğin bu kadarı da olmaz" diyecekler.
"kendi kendimize içip sıçalım herkesin günahı kendine" diyecekler.
demeyene de sive sive dedirteceksin.
Benim özgürlüğüm kısıtlanıyorsa kimse benden gül bahçesi vaad etmemi beklemesin.
Sen de ozaman mahalle baskısının feriştahını göreceksin.
Bana ne kadar özgürlük sana da o kadar özgürlük.
Beni okula kamuya almayacaksan sende üst katımda nikahsız fuhuş yapamayacaksın.
Benim ailemle olduğum yerde içip sıçamayacaksın.
Açık saçık giyinmeyeceksin.
Sen benim kapalı giyinmeme karışıyorsan ben de senin götünü açmana karışırım.
Beni kapalı çalıştırmıyorsan kamuda,öteki de açık çalıştırmayacak işyerinde.
ya herro ya merro.
özgürlük adı altında liseli kızlar oldu küçük fahişe.Normal bile değil artık kafaları kesiliyor maktüllerin.İnsanlık bitti hala türban lafıyla oyalanıyoruz.
B ülke müslüman falan değil.
Yoksa bu kadar it yerine konmazdı kapalı kızlar,kadınlar.
Yazıklar olsun.

1 Haziran 2009 Pazartesi

NE GÜZEL BİTTİ

Mayıs ayı güzel bitti.
Sınavları atlattım.
İnş geçerim.
Cuma günü çok güzel bir olay yaşadım.Maddi olarak rahatladık :)
En son pazar günü sınavdan çıktıktan sonra arkadaşımla buluştum ve güzel dakikalar yaşadım.
Onun için istediğim bir şeye çok yakın ve bu beni çok mutlu etti.
Demin bir video izledim.
JTB nin sitesinde.journeytoblue.
Kanser hastası bir prof son dersini veriyor.
Çok nefisti.Kesinlikle duygu sömürüsü yapmıyor.Çocukları ilerde izlesin diye kayda alıyor.
Sanırım mehmet öz de var.
İnsana ölüm çok iyi bir ders aslında.
Ölücem ve mutlu olmamak için hiçbir nedenim yok diyor kısaca.
Evet sınavlar geçsin borçlar bitsin derken o zamanları ıskaladım keyfini çıkarmadım ve yanımdakileri de ıskaladım sanki.
Bir gün herşey bitecek ama önemli olan o olaylar seyir halinde iken ne kadar hayattan zevk aldığın,tadını çıkardığın.
Ben anlamam hayat geçiyor sen ne dersen de.
Dünya dönüyor farketmesende.
İstediklerim için çalışıcam ama hayatımı da dibine kadar yaşıycam
allah nasip kısmet ederse.