30 Ocak 2013 Çarşamba

HAFİFLEMEK

Otuzdan sonra hayata bakışı değişiyormuş insanın,ya da anne olduktan sonra oluyor da ben mi karıştırıyorum,ikisi aynı döneme denk geldiği için.
Malum yaklaşık 2 aydır çarşaflı bir hanımım.
Kuran kursunda hocalık yapıyorum,sohbetlere gidiyorum vs.
Çocuk doğduktan sonra çalışma hayatını bırakıp,evde oturup,dini hayatıma ağırlık verince önceliklerim bile değişmiş,değişiyor.
Önceden gitmek istediğim için kıçımı yırttığım kurslar,okumam gereken şeyler vs yani kısaca yapmam gerektiğini düşündüğüm herşey biranda çok dünyalık ve çok boş geldi :))
Biranlık heves olduğunu zannetmiyorum çünkü ahiret inancım hep vardı allaha şükür,şimdi daha bilinçle yapmam gerektiğini düşünüyorum.
Eğer çocuk olmasaydı seçeneği geliyor aklıma;
hala çalışıyor ve ingilizce öğrenme sevdası,müşavir olma sevdası,ikinci üniversite sevdası,bilmem ne kursları ...liste uzayıp gidecekti.
Bu aralıkta sadece başımın kapalı olması ve namaz kılmam yeterli gelecekti bana.
Nihayetinde yapı.gene yırtıyorum birşeyler için ama alet edevat farklı.
Şimdi de;tefsir hatmi yapamalıyım,hadis külliyatı bitirmeliyim, arapçayı öğrenmem lazım,sure hafızlığına başlamam lazım vs...gene kendimi içten içe koşturur buluyorum.
Sanırım ölene kadar da böyle devam edicem.
Hep birşeyleri halledip ötekine geçme.
Öğrenme,bilme,anlama ,anlatma üzerine kurulu bir hayat.
Elhamdülillah.
Artık hayatımda yapmayı istediğim şeyler için şu iki soruyu soruyorum; caiz mi? ahirete azık olacak mı?bu kadar işte.
İşte ozaman hırsım gidiyor,daha akıllıca hareket ediyorum.
Mesela ingilizce öğrenmek artık benim için çok ama çok gereksiz bir şey.neden? e arapça dururken niye ona vaktimi harcayayaım.hem dünyama hem ahiretime yarayacak arapça.
Sanki yabancı dil tek ingilizce anasını satayım.
Başka bir örnek roman okumayı çok severdim.şimdi? hala seviyorum ama ona harcadığım vakti tefsir,risale kuran okumaya ayırıyorum ve bu beni daha mutlu ve tatmin ediyor.hemde iki tarafa da hayrı var.
Böyle böyle hayatımda önceliklerim değişti değişiyor.
Çarşaflıyım topuklu ayakkabı,cicili bicili giysiler falan uzak düşüyor.
zaten hiçbir zaman kokona olmadım,olamadım :))
Ne kadar takvasın o kadar varsın hem bu dünyada hem ahirette.
Takva ipine sarılınca bu dünya çok hafif geliyor insana.hafifliyorsun ayrıca.
Kıyafet yarışı,diploma yarışı,gezme tozma yarışı,sosyal medyada fink atma yarışı vs. herşey bitiyor.
Ve karşıdaki sana sataşmıyor da :)) en güzeli bu zaten.çünkü bir kulun yapması en elzem ve öncelikli hedefi bu.e genelde yapılmadığı için yapana sert goller atılmıyor sadece hayran olunuyor.
Ben okuyamıyorum kuran diyor ve gezdiği yeri anlatıp havasını atamıyor haliyle.ve sende orda kendini savunmak zorunda kalmıyor veya içten içe özgüven krizi yaşamıyorsun.
Çünkü sen olması gerekeni yapmaya çalışıyorsun.
Bu beni rahatlattı işte.Şuan aklımda biryerlere bağlanmam gerekiyormu ve o yer neresi sorusundan başka hiçbirşey yok.
Dünyanın derdi tasası bitiyor yav.
Ne giycem ne yiycem ay kilom, diplomam bu,şuyum yok  buyum yok sancıları stresleri bitti.
Kızımın kocamın ailemin ruh ve beden sağlığı ve iman selameti.
zaten gerisi elimizde de değil,yorduğu yanımıza kar.
Hararetle tavsiye ederim.
"Dünya melundur,içindekilerle birlikte lanetlenmiştir.Ey dünya!senin peşinden koşanı iflah etme,senden kaçanın da hizmetçisi ol."
Al sana bir yazı boyunca anlatamadığım mevzuu))