24 Mart 2008 Pazartesi

HAYATIMIZ

Neredeyse bir hafta olacak yazmadım birşey.
Neler değişti? Hiçbirşey.
Pislikler günyüzüne çıktı ve merakla beklemeye devam.
İnsanın bazen hafsalası almıyor.
Ne menem bir iktidar mücadelesi bu böyle ya!
Kriz çıksın,ortalık karışsın AKP insin.
Ya sen böyle ufak hesapların peşindeysen sana partiler kurban olsun.
Niye bu millete eza çektiriyorsun.
Milletin umurunda mı sanki ha Ahmet ha Mehmet.
Kimin olduğu o kadar da mühim değildi.Yeterki millet rahat etsin.
Yoksa kimsenin tayyip erdoğan'la kan bağı yok.
Kara kaşına kara gözüne hasta değil insanlar.
Biraz rahat yüzü görmek istiyorlar okadar.
Yarını korkmadan düşünmek,rahat rahat yatırım yapmak,istihdam yaratmak,kazanıp kenara üçbeş kuruş atabilmek,huzurlu uyumak istiyorlar sadece.
Bunu kimin ya da hangi partinin yaptığı mühim değildi.
Ki bu zaten geçmiş seçimlerde belli olmuştu.
Bu insanlar hep sağ partileri sırayla iktidar yapmıştır.
Partizan değil hiçbiri.CHP liler hariç.
Ha onlarında zaten neyi istedikleri ortada.
Bu millete bu reva görülüyor.Yazık !
Köşe yazısı okumak istemiyor canım artık.
Korku romanı gibi hepsi.
****
Dün yozgattan kuzenim geldi.Vefat eden amcamın karısıyla.
İstanbul kaçamağı.
Yengem rahim kanseri.2000 yılından beri çekiyor.2005 de amcam aniden vefat edince bünye de artık kendini bıraktı.
Dün anladım gerçekten hasta ziyaretinin neden hep salık verildiğini.
İnsan şöyle bir düşününce anlıyor,herşey yalan.
Oturup,yatamamak,ağrı kesicilerle durmak,zaten eski bedenin,güzelliğin seni terk etmiş.
Yenge nasıl torun sahibi olmak dedim.
herşey sağlıkda güzel,gözüm ne torun görüyor ne torba dedi.
Ki torun sahibi olmayı çok isterdi.
Akşam eve gelince düşündüm.
Ne için herşey?Tamam ölücez bunu hepimiz biliyoruz.O gün belli olmadığı için ölene kadar kendimizi dünyada oyalıyoruz.
Ama işte oyalarken ne kadar kendimizi,sağlığımızı,hastalığımızı düşünüyoruz acaba.
Günlük sıkıntılarla sabrımızı,vücudumuzu yiyip bitiriyoruz.
Hep düşünmek lazım şu dert ettiğim şeyi bir sene sonra ne kadar hatırlıycam acaba.
Hiç unutmam kendi ders notum gibi.
2 mayıs 1999 öss ye giricez...acaba 3 mayıs olacak mı derdim :)
İşin enteresan tarafı sorular çalındı sınav bir ay ertelendi.hani rüyanda görsen inanmazsın.
Ve işte ben o bir ay sonra hangi gün girdiğimi hatırlamıyorum.
Ozaman benim için hayatımdan daha önemli olan şeyin tarihi hatırlamıyorum bile :)
Her sıkıntıda bu gelir aklıma.Geçecek zehra hemde hatırlamayacaksın bile derim kendi kendime.
İş, o geçerken kendini hırpalamamak.
işte gözümüzün önünde hasta olan insanlar.
Sende öyle olabilirsin.Hiçbirşey belli değil.
Yarın belli değil.
Dün geçti.
Elde var bugün.

Hiç yorum yok: