11 Eylül 2010 Cumartesi

EYLÜLE GİRİŞ

Güzel girdik eylüle.
Bayramda annemlere gittik,başka gidecek kadar yakın hissettiğimiz yerler yoktu,mazeretliler dışında.
Kızım arefe günü 4 ayını devirdi.
Kocaman oldu,kocaman kocaman gülüyor,ama ses yok,sadece ağzını kocaman açıyor :)
Şimdi babayla uyuyorlar ben de ne yapacağımı şaşırmış vaziyette herşeye saldırıyorum.
Namaz duruyor,iki sayfa kuran okumak istiyorum,ütü duruyor,gazete okunacak,bloglara bakayım şu arada dedim vs.
bu doluluk da güzel aslında,boş boş oturmak da.
Koca izin aldı bayramdan sonra 2 hafta evde.
Geceleri emzirip Feryal i ona teslim edip uyuyorum.Ben de izne ayrılmış gibi oldum valla.
evde biraz başkasının tutması o kadar rahatlatıcı ki.
Bayramda kuzeniyle ses alıştırması yaptı kızım :)
Maide "feryaaaal" diye bağırdıkça bizimki "eeeeeeeeeeeee"diye çığırıyor :)
Gerçi annemler feryeeel diyorlar,kibarlıktan herhalde :)
Kayınvalidem daha komik "adı neydi "diyor :))
Büyüdükçe bebeğinin olmasının daha bir anlamı oldu,
Sana gülmesi,kalabalıkda seni tanıması.
Evet diyorsun içinden ,o benim kızım,ben onun annesiyim.
Uyanınca sarıldığında sana yumulması.
Hiçkimsenin çocuğuna öyle yapamazsın,o çocuklar da sana yapmaz zaten.
Yarın referandum da EVETimizi kullanıp çarşıyı gezeriz.(rengimi de belli edeyim hemen :))
Kapıdan çıkınca gıkı çıkmıyor elh.
Bu arada bayram kıyafetlerim 46 bedendi.Yazmadan edemiycem.
Şişman olmak çok itici bir durum.
Aslında iyice hırslanıyorum böyle dana gibi gezince.
Ben zaten kuyruğuma basılmadan harekete geçmem..
Ya rezil olucam ya da rencide edilcem ki kilo vereyim.
Ne yapayım huyum bu :))
Bu aralar hayat güzel yani kısaca.

Hiç yorum yok: