14 Nisan 2009 Salı

SİDİK YARIŞI VE HAVVALAR

Kadınlar pek meraklı sidik yarışına.
Hele de karşındaki biraz ezikse.
Allah muhafaza.
Ezdikçe eziyorlar.
Samimi ortamlar dışında şayet bir tarafınızı bokluyorsanız hemen sidikçi başı atlar " valla ben hiç öyle değilim" yada "yaa gerçekten mi" ve yahut "ben asla öyle yapmam".
Ulen sanki geçmişini bilmesem diyecem "hadi ordan sidikli" diye :)
Bu gözlemlerim geçmişten bu güne.
Ama..
Hayatınızdan,evliliğinizden,kilonuzdan,eğitiminizden,zekanızdan,kültürünüzden memnun ve hatta mutluysanız bu yarışta saha dışına atılıyorsunuz isteyerek.
Çünkü yarıştırmak istemiyorsunuz.
Biliyorsunuz ki bunlar sizi mutlu etmeye yetiyor.
Mutlu olmayan kadınlar yada istediği gibi olamamış ,istediğini alamamış kadınlar,bu sidik yarışında birinciliği kimseye kaptırmıyorlar.
Çünkü rahatsız.Ve bu açığını yarışarak kapatmaya çalışıyor.
Yarışları tek bir şeyle kazanıyorsunuz: o yarışa girmeyerek ve mutlu olduğunuzu hissettirerek.
Tabii o yarışlar kaçınılmazsa.
***
Bir de şu tip kadınlar var.
Ne yapsa en iyisini ,en mantıklısını,en lezzetlisini o yapar.
Yapmasa bile ,yaptığının saçmalık olduğu gün gibi ortada da olsa, ne yapar eder öyle mantıklı açıklamalar yapar etrafı ikna eder.
Halbuki bilirsin o işi sıçmış batırmış ama yediremediğinden savunmaya bakar.
İçten acı acı gülersin.
Hatta sevdiğin birisiyse üzülürsün.
Ben böylelerini inadına şişiririm :)
Ay ne akıllısın ,ay aferin kız sana, vs :))
***
Bir de benim ezikler dediğim kadın grubu var.Özgüvensiz havvalar.
Bunlara yanlışlıkla öteki cadalozlar denk gelirse top gibi oynarlar bunlarla.
Bunlar dünya güzeli olsa kendini çirkin ördek sanan,çok zevkli olsalar en kıro kendileri sanan,inanılmaz iyi kadınlar.Kocaları da genelde öküz olur.
***
Aklıma geldikçe kadınlar hakkında yazıcam.Şimdilik bu kadar :)

Hiç yorum yok: